3 Kasım 2022 Perşembe

 KOZAK YAYLASI - 1

 

Toplumlar arasında ekonomik, sosyal ve siyasal değişmenin                                             en önemli araçlarından biri olan turizm, son yıllarda ekonomik yararları nedeniyle çeşitli bilimler tarafından üzerinde en fazla araştırma yapılan alanlardan biri olmuştur.

 

 Tüm dünyada deniz-kum-güneş üçlüsüne dayanan hala en fazla turist çeken kıyı turizmi yanında turizmden daha fazla gelir sağlamak amacıyla,                            turizmi tüm yıla ve farklı yörelere yaymak için çeşitlendirme çabaları                              ön plana çıkmaya başlamıştır.

 

Kırsal turizm ya da köy turizmi, yayla turizmi, termal turizm, inanç turizmi, kongre turizmi, kültür turizmi, eko turizm gibi ismini sıkça                                         duymaya başladığımız turizm türleri üzerinde çalışmalar yoğunlaşmıştır.

 

İzmir ve yakın çevresinde turizmi geliştirmek, tüm yıla ve yörelere yaymak adına yapılan çalışmalar sırasında Kozak'ın turistik potansiyelinin                         üzerinde durulmadığı hatta Bergama'nın tarihi ve kültürel turistik önemine rağmen hak ettiği ilgiyi görmediği anlaşılmıştır.

 

Bergama'nın kullanılmayan en önemli turistik çekiciliklerinden birini oluşturan Kozak yaylası ve çevresindeki potansiyelden iç ve dış turizmde                                      hiç yararlanılmamaktadır.

 

Sadece ilkbahar ve sonbahar aylarında güzel doğası, bitki örtüsü                                   temiz havası ve su kaynakları ile ünlü yaylada günübirlik                                  rekreasyonel faaliyetler amacıyla piknik yapılmaktadır.

 

Oysa, İzmir'in en seçkin rekreasyon alanlarından biri olan yaylalar;                      dinlenme, köy yaşamını gözleme, doğa yürüyüşleri, atla gezinti,                           bisiklete binme, manzara seyretme ve fotoğraf çekme gibi                                             çok sayıdaki etkinlikler için son derece uygun bir ortam sunmaktadır.

 

Doğal, tarihsel ve kültürel zenginlikleri, folklorik değerleri ile dikkat çeken Kozak’ta yayla turizminin ve günübirlik rekreasyonel faaliyetlerin                           gelişmesi için son derece uygun koşullar bulunmaktadır.

 

Bu çalışmada, Ege Bölgesi ve İzmir'de turizmi çeşitlendirmek amaçlanmakla birlikte Kozak çevresine doğaseverlerin ilgisini çekmek                                                 ve yörenin çekiciliklerini coğrafi bir yaklaşımla ortaya koymak hedeflenmiştir.

 

 

Günümüzde deniz-kum-güneş üçlüsüne dayanan en fazla turist çeken                        kıyı turizmi yanında turizmden daha fazla gelir sağlamak amacıyla,                            turizmi tüm yıla ve farklı yörelere yaymak için çeşitlendirme çabaları                               ön plana çıkmaya başlamıştır.

 

Kırsal turizm ya da köy turizmi, yayla turizmi, termal turizm, inanç turizmi, kongre turizmi, kültür turizmi, eko turizm gibi ismini sıkça duymaya başladığımız turizm türleri üzerinde çalışmalar yoğunlaşmıştır.

 

Kozak çevresinde kırsal turizm kapsamında, yayla turizmi, eko turizm,                            köy turizmi gibi turizm türlerinin geliştirilmesi düşünüldüğünde                                  öncelikle kırsal turizmin tanımlanması gerekmektedir.

 

Kırsal turizm kısaca kırsal alanlarda gerçekleştirilen turizm türüdür.

 

Kırsal turizm; yayla turizmi, köy turizmi, kamp-karavan turizmi, eko turizm,               yeşil turizm gibi adlarla anılırken kırsal mekanlar aynı zamanda bir çok                      turistik aktiviteye (doğa-dağ yürüyüşleri, atla ya da bisikletle gezinti,                         fotoğraf çekme, avcılık, atıcılık vb) de zemin hazırlamaktadır.

 

Son yıllarda kıyılardaki yoğunluk nedeniyle insanlar                                                         sessiz, sakin, kırsal alanlarda dinlenmeyi tercih etmeye başlamıştır.

 

Ege Bölgesi kıyı turizmi olanaklarının yanısıra kırsal, inanç ve kültür turizmi gibi bir çok turizmin gelişmesine olanak sağlayacak potansiyele sahiptir.

 

İzmir ve yakın çevresinde turizmi geliştirmek, tüm yıla ve yörelere yaymak adına yapılan çalışmalar sırasında Kozak'ın turistik potansiyelinin üzerinde durulmadığı hatta Bergama'nın tarihi ve kültürel turistik önemine rağmen hak ettiği ilgiyi görmediği anlaşılmıştır.

 

Bu çalışmada Ege Bölgesi ve İzmir'de turizmi çeşitlendirmek                           amaçlanmakla birlikte Kozak çevresine turizmcilerin ilgisini çekmek                             ve yörenin çekiciliklerini coğrafi bir yaklaşımla ortaya koymak hedeflenmiştir.

 

Yöntem olarak literatür taramasından sonra alan araştırmaları yapılarak gözlemlerde bulunulmuş, turistik çekicilik yerinde görülerek                               belirlenmeye çalışılmıştır.

 

İlgili kurum ve kuruluşlar ziyaret edilmiş, özellikle Kozak köy muhtarları                           ve halkı ile yapılan görüşmeler oldukça yararlı geçmiştir.

 

Ege Bölgesi'nin dağlık ve geniş düzlükler içeren bazı kesimleri                           yaylacılığın geliştiği yerler olarak öne çıkar.

Yazın çıkılıp yerleşilen yüksek ve serin yerler olarak adlandırılan yaylaların                   bir kısmında geleneksel olarak yaylacılık yapılmakla birlikte                                       son yıllarda dinlenme amaçlı etkinlikler de dikkat çekmeye başlamaktadır.

 

Ege Bölgesi'nde Madra-Kozak kütlesi, Bozdağlar, Aydın Dağları                                        ve İçbatı Anadolu'daki yaylalar geleneksel yaylacılığın yapıldığı                          yöreler arasındadır.

 

Yaylaların yazlık bir ikametgah ve mera alanı olarak kullanılması,                                  ikinci bir hayat ve geçim kaynağı yaratması, ya da tarım yapılması,                       köyden uzak ama sosyo-ekonomik açıdan köye bağlı olması                                       belli başlı ortak özellikleridir.

 

Yaylalar genellikle yükseğe çıkılan yerlerdir.

 

Ancak nadir de olsa Muğla-Karabağlar yaylası gibi                                                      yükselti itibariyle bulunulan yerden aşağı inilen yaylalar da vardır.

 

Günümüz yaylalarındaki kullanımlar oldukça farklılaşmış,                                         1990'lardan sonra rekreasyonel amaçlı yaylacılık                                                        gelişme göstermeye başlamıştır.

 

Turizm Bakanlığı'nın turizmi çeşitlendirme ve turizmi tüm yıla yayma çabaları içinde Karadeniz yaylalarını turizme açma projesi, teknolojik donanımlar                       ve gelişmeler, ulaşım olanaklarının artması sonucunda yaylalara                               kısa sürede ulaşılması ve dinlenme amaçlı kullanımların ön plana çıkması ile yayla kullanımında çeşitlilikler dikkat çekmeye başlamıştır.

 

Kozak yaylası (burada birden çok yayla olsa da halk arasında                                   Kozak yaylası terimi kullanılmaktadır) Kozak-Madra kütlesinde yer alan                        bir yayla olup, İzmir'in Bergama ilçesi sınırları içinde bulunan                                           en güzel ve önemli rekreasyon alanlarından biridir.

 

Bergama, Ege Bölgesinin ve bu bölgenin merkezi sayılan İzmir'in kuzeyinde, Bakırçay Havzası’nda kurulmuş eski uygarlık merkezlerinden biridir.

 

Bergama ilçesini kuzeydoğuda Turanlı, kuzeybatıda Kozak,                                       batıda Dikili, güneydoğuda Kınık ilçesi, güneybatıda ise                                        Zeytindağ yerleşmeleri çevrelemektedir.

 

Kozak'ın bağlı olduğu Bergama ilçesinde ilk turizm hareketleri,                                kuşkusuz yörenin tarihsel ve kültürel zenginliklerine bağlı olarak                             gelişme göstermiştir.

 

1980'li yıllardan sonra, ülkemizde sağlanan barış ve huzur ortamı,                              turizmi destekleyici ve geliştirici politikaların benimsenmesi                                    turizmin gelişmesine katkıda bulunmuştur.

 

Söz konusu yıllardan itibaren turizm etkinlikleri ülke bütününde                                        hızla yayılmaya, turistik yatırımlar artmaya başlamış, bu durumdan                           Bergama da payını almıştır.

 

Çünkü 1980'li yıllarla birlikte ülkemize giriş yapan turist sayısında                              önemli artışlar olmuş, turizmi çeşitlendirme ve alternatif turizm arayışları gündeme gelmiştir.

 

Bu gelişim içerisinde, tarihsel ve kültürel zenginliğe sahip Bergama,                        İstanbul-Antalya turlarını yapan turist guruplarının uğradıkları                                             bir yer özelliğini kazanmıştır.

 

Müze, Akropol, Asklepion ve Kızılavlu gibi ören yerlerini ziyaret eden                          turist grupları kültür turizmi kapsamında geldiği ve konaklamadığı için Bergama'da turizm bir gelişme gösterememiştir.

 

İç turizm faaliyetleri kapsamında ise Bergama Güzellik Ilıcasına şifa bulmak amacıyla gelen yerli turistlerin olduğu, ancak konaklama imkanı sınırlı olduğu için yıl boyunca gelenlerin sayısının çok az olduğu açıklanmaktadır.

 

Kaplıcaya gelenlerin daha çok Bergama köyleri ile Dikili, Çandarlı                                 ve Ayvalık gibi yakın yerleşmelerden geldiği bilinmektedir.

 

Bununla birlikte yine yakın çevre halkının günübirlik rekreasyonel faaliyetlerde bulunmak ve piknik yapmak için Kozak'a çıktığı belirlenmiştir.

 

Bergama'nın kullanılmayan en önemli turistik çekiciliklerinden birini oluşturan Kozak yaylası ve çevresindeki potansiyelden iç ve dış turizmde                                      hiç yararlanılmamaktadır.

 

Sadece ilkbahar ve sonbahar aylarında güzel doğası, bitki örtüsü                               temiz havası ve su kaynakları ile ünlü yaylada günübirlik                                 rekreasyonel faaliyetler amacıyla piknik yapılmaktadır.

 

Oysa, İzmir'in en seçkin rekreasyon alanlarından biri olan yaylalar;                          dinlenme, köy yaşamını gözleme, doğa yürüyüşleri, atla gezinti,                            bisiklete binme, manzara seyretme ve fotoğraf çekme gibi                                             çok sayıdaki etkinlikler için son derece uygun bir ortam sunmaktadır.

 

Kozak yaylasının turistik çekiciliklerini anlatmadan önce                                                doğal çevre özelliklerini ve sosyo-ekonomik yapısını                                           irdelemek gerekmektedir.

 

 

Kozak yaylasının doğal çevre özellikleri

 

Herhangi bir yerin turistik çekicilikleri saptanırken coğrafi verilerden                                mutlaka yararlanılmaktadır.

 

 Turistik çekicilikler genel olarak doğal çekicilikler (yüzeyşekilleri,                             kıyılar, kıyı ve plaj özellikleri, iklim, hidrografik özellikler, bitki örtüsü, )                                        ve tarihsel-kültürel çekicilikler (antik kentler, kalıntılar, müzeler,                                        el sanatları, yöresel mutfak, müzik-dans-halk oyunları,                                                 tarihi öneme sahip yerler vb) şeklinde sınıflandırılmaktadır.

 

Ayrıca ulaşım olanakları, konaklama kapasitesi ve konaklama şekilleri, eğlence ve dinlenme olanakları, turistik donanım ve organizasyonlar,                               alt ve üst yapı yeterlilikleri de turizmin gelişmesinde etkili olmaktadır.

 

Konumu ve ulaşımı:

 

Kuzey Ege alt bölgesinde; Edremit Ovası ile Bakırçay vadisi arasındaki                granitik Madra-Kozak kütlesi geniş bir coğrafi birim oluşturur.

 

Bu kütlenin en yüksek noktası Bergama'nın kuzey doğusunda                                           (kuş uçuşu 25 km.) l338m.ye ulaşır.

 

 Madra-Kozak kütlesinin güneyinde ise Bakırçay'ın katettiği,                                       Bakırçay vadisi ovaları uzanır.

 

Batıda Bayat ve Çandarlı, orta kesimde Bergama, Soma,                                            doğuda Kırkağaç, Gelenbe ovaları bulunmaktadır.

 

Kozak yaylası Ege Bölgesi’nin asıl Ege bölümünün, kuzey Ege alt bölgesinde, Bergama ilçe sınırları içinde yer almaktadır ve kolaylıkla ulaşılmaktadır.

 

 Selinos Çayı boyunca ilerleyen Kozak yolu tümüyle asfalttır.

 

Kozak yaylasının yerleşim merkezi olan Yukarıbey ile Bergama arası 20 km’dir ve 15-20 dakikada ulaşılmaktadır.

 

Asfalt yol Yukarıbey’den sonra, Aşağıbey'e Kaplan’a, Çamavlu ve Güneşli'ye ulaşırken bir diğer yol ile Terzihaliller ile çevre köylerine ulaşılmaktadır.

 

Kozak yaylasına Ayvalık- Bergama yoluyla ulaşmak ta mümkündür.

 

Denize kıyısı olmayan Kozak'a en yakın kıyı yerleşmesi Dikili'dir                                         ve 45 km’lik mesafede yer almaktadır.

 

 Deniz gümrük kapısı olarak Dikili (45km) ve Ayvalık (60km)                                          deniz giriş kapılarına yakınlık Bergama'ya yabancı turist gelişi                              açısından avantaj sağlamaktadır.

 

Bergama’nın demiryolu ulaşımı açısından konumuna baktığımızda,                                  en yakın demiryolu Soma'dan geçmektedir ve ilçeye 42 km uzaklıktadır.

 

 İzmir Adnan Menderes Havalimanı ise Bergama'ya en yakın havalimanıdır.

 

Kozak'ın coğrafi konumu ve sit şartları, ilçe turizminde hem olumlu                               hem de olumsuz rol oynamaktadır.

 

Ana karayollarına ve deniz kıyısına yakınlığı idari açıdan                                             zengin bir kültürel mirasa sahip olan Bergama'ya yakınlığı                                        Kozak'ın erişebilirliğini ve çekiciliğini artırmakta,                                                             turizm için uygun koşullar yaratmaktadır.

 

Bergama, İzmir, Manisa ve Balıkesir il merkezlerine ortalama                                             100 km uzaklıktadır.

 

Ayrıca Ayvalık gibi gelişmiş bir turizm merkezine yakınlığı                                            tarihsel ve kültürel değerler bakımından zengin olan Bergama'ya                                  yerli ve yabancı turist ziyaretlerini artırmakta (olumlu etki),                                          ancak gecelemeleri engellemektedir (olumsuz etki).

 

 İzmir, Ayvalık gibi turistik yerlere günübirlik mesafe içinde bulunan Bergama'da konaklamalar oldukça azdır.

 

Yüzey Şekilleri:

 

Ege Bölgesi’nin kuzeyinde, Bergama’nın kuzeybatısında bulunan                                Kozak yaylası, doğuda Madra Dağı, kuzeyde Yaylacık Dağı,                                     batıda Esirik Çayı ve güneyde Kozak Çayı (Madra Çayı) ile çevrilidir.

 

Kozak granodioritik masifi Bergama, Ayvalık, Burhaniye                                                     ve İvrindi arasında yükselir.

 

En yüksek zirveyi 1338m yükseklikteki Madra Dağı'ndaki                                              Maya tepesi ile Kocadağ ve Kurtburun tepesi (968m) oluşturur.

 

Masifin orta kesimi Kozak (Madra) çayının yerleştiği alüvyon ovalarının ortalama yükseltisi 400-500m, yaylalarının ortalama yükseltisi ise                                   800-1000m arasında değişmektedir.

 

Geniş bir çam ormanı ile örtülü yayla, manzara güzellikleri,                                    arkeolojik değerleri, dorukları, düzlükleri, kanyonları, jeolojik oluşumları,                        su kaynakları ve kültürel değerleri ile ilgi çekmektedir.

 

İklim özellikleri:

 

Kozak çevresinin yer aldığı kuzey Ege alt bölgesi Akdeniz ikliminin                            etkisi altında kalmakla beraber konum olarak kuzeyden gelen                                    hava kütlelerine açık olması, denizden uzak ve yükseltisinin                                       kıyıya oranla fazla olması nedeniyle kıyıda ve güneyde bulunan                        meteoroloji istasyonlarına oranla daha serindir.

 

Zira bu durum yazın önemli bir avantaj oluşturmaktadır.

 

Kozak'ta bir süre ölçüm yapan Devlet Su İşleri'nin 33 yıllık ölçümlerine göre yıllık ortalama sıcaklık 11.5 C, yıllık ortalama yağış 939mm'dir.

 

Hakim rüzgar yönü ise kuzeydir.

 

Yörede en soğuk ay Ocak ayıdır ve coğrafi enleme bağlı olarak                           sıcaklıklar güneye doğru artmaktadır                                                                           (Edremit 6.2 C, Ayvalık 7.6 C, Dikili 7.7 C).

 

En sıcak ay Temmuzdur ( Edremit 25.7 C, Ayvalık 26.3 C).

 

Yıllık ortalama yağış bakımından da Kozak iyi bir konuma sahiptir.

 

Kuzey Ege alt bölgesinde ortalamalar 600-650 mm arasında değişirken Kozak’ın ki 900 mm’nin üzerindedir.

 

Toprak özellikleri ve bitki örtüsü:

 

Kozak çevresinde kahverengi kireçsiz orman toprakları hakimdir.

 

Fıstık çamı ormanlarının ana kayası granittir.

 

Granitin kaba bünyeli ve gevşek topraklar vermesi ağaç köklerinin                           derine ulaşmasına izin vermekte ve fıstık çamının gelişmesine                                 yardımcı olmaktadır.

 

Hafif eğimli bir tırmanışla ulaşılan Kozak yaylasında yol boyunca,                                 çağla, ceviz, incir, erik, çitlembik, zeytin, incir, asma, çınar, erguvan, böğürtlen, hayıt, zakkum, dere boyunca çınar, kavak ağaçlarına rastlanır.

 

Yukarılara doğru çıkıldığında ağaçlar birdenbire renk değiştirir,                                   koyulaşır ve fıstık çamlarının başladığı anlaşılır.

 

Daha yükseklerde fıstık çamlarına yer yer karaçamlar eklenmektedir.

 

Orman altı bitki örtüsü laden, üçgül, eğrelti, fiğ, yalancı burçak,                                   kırmızı yumak, tüylü meşe ve böğürtlenlerden oluşmaktadır.

 

Bu zengin bitki örtüsüne, uzun süre dalında bozulmadan kalabilen                             Kozak üzümü ve Kozak elması eklenerek çeşitliliği artırmaktadır.

 

Kozak köylerinin yerleşme özellikleri ve sosyo-ekonomik yapısı

 

Kozak kütlesi içinde Kozak çayının yerleştiği alüvyonlu ovada                                           yer alan köyler Kozak köyleri olarak anılmaktadır.

 

Geçen yüzyılda kurulmuş Yörük yerleşmesi olan köyler                                           kurucu Türkmen ailesinin veya boyunun adını taşır.

 

Kozak köylerinin coğrafi konumu, kolay ulaşımı, verimli ve zengin                                    ard ülkeye bağlı oluşu yörenin eski çağlardan beri                                       yararlanılmasına olanak tanımıştır.

 

Bergama ve Kozak çevresi tarihin erken çağlarından bu yana                               yerleşime sahne olmuş, istilalara uğramış, çeşitli uygarlıkların                                etkisinde kalmıştır.

 

M.Ö. 2000'lerden itibaren yöre Misia, Eolia, Pitya uygarlıklarının                                    yerleşim yeri olmuştur.

 

M.Ö. 334 yılında Büyük İskender'in bölgeye geldiği ileri sürülmektedir.

 

Hellenistik ve Roma dönemi özellikleri taşıyan bölgede                                                    fıstık, mısır, üzüm ve şarap, tomruk üretimi yapıldığı anlaşılmaktadır.

 

Beylikler Döneminde Karesi beyliğine bağlanan Kozak çevresi                                      uzun süre Karasi beyin oğlu Yahşibey tarafından yönetilmiştir.

 

1333 yılında Bergama'ya uğrayan İbni Batuta Kozak'a çıkmış,                                çevrenin güzelliğinden yemeklerinden ve ipekten yapılan giysilerden                               övgüyle bahsetmiştir.

 

Osmanlı döneminde Kozak'ta yayla hayatı yaşanıyordu.

 

Yazları Edremit, Burhaniye, Altınova taraflarından Kozak yaylasına çıkma, kışları ise deniz kıyılarına inme Yörüklerin en önemli hareketleri olarak değerlendirilmekteydi.

 

Osmanlı döneminde Bergama'da olduğu gibi Kozak'ta da                                            tarım ve hayvancılık en önemli geçim kaynağını oluşturmaktaydı.

 

Bizans döneminde yoksullaşan Kozak çevresi Osmanlı Devletinin                               kuruluş ve yükseliş döneminde yün, deri, üzüm, kuruyemiş, pekmez,                           turşu, abacılık ve ipekçilik ürünleri ile dışa açılmış ve ün kazanmıştır.

 

Kozak adı günümüzden 300 yıl önce Yörüklerin bölgeye yerleşmesi ile söylenmeye başlamıştır.

 

Fıstık çamının ürünü olan kozalaktan dolayı bu adın verildiği                                             ileri sürülmektedir.

 

Bugün Kozak'ta Yukarıbey (bucak merkezi), Aşağıbey, Aşağıcuma,                      Ayvatlar, Çamavlu, Demircidere, Göbeller, Hacıhamzalar, Hisar,                            Kaplan, Karaveliler, Kıranlı, Okçular, Güneşli, Terzihaliller                                                 ve Yukarıcuma olmak üzere16 köy vardır.

 

Yukarıbey köyüne bağlı kullanılan 8-9 yayla bulunmaktadır.

 

Çamavlu'da ise 15-16 yayla yöre halkı tarafından kullanılmaktadır.

 

Kıranlı, Terzihaliller, Göbeller, Yukarıcuma ve Kaplan köylerinin de                                   2-3 tane yaylası bulunmaktadır.

 

Kozak köylerinde geleneksel yaylacılık                                                                                daha çok yörenin doğu kesiminde toplanmıştır.

 

Kozak köylerinin toplam nüfusu 1927 yılında 5795, 1950'de 6398,                                 1975'te 7426, 2000 yılında ise 7918' e ulaşmıştır.

 

Kozak'taki nüfus hareketlerini değerlendirecek olursak                                                nüfus sayımlarına baktığımızda artış oranlarının çok yüksek olmadığı                       hemen dikkati çekmektedir.

 

Çünkü yapılan görüşmelerde Kozak'ta aile başına 1-2 çocuk düştüğü,                             3-4 çocuklu ailelerin oldukça az olduğu belirlenmiştir.

 

Diğer kırsal kesimlerdeki gibi çocuğun ekonomiye katkısı söz konusu değildir.

 

 Üstelik çamlıkların küçük parçalara bölünmesi üretim, bakım                                               ve hasat işlerini olumsuz etkilemekte ürün ve işçilik kayıplarına                                     neden olmaktadır.

 

Kozak halkı göç düşünmez, kente yerleşmez ayrıca burada                                           dışardan gelip yerleşenlere de pek rastlanmaz.

 

 Çünkü burada malı-mülkü, çamlığı-meşeliği olmayan barınamaz, geçinemez.

 

Üniversite ve yüksekokullarda okuyan gençler meslek edinerek                                    köy dışında geçimlerini sürdürür.

 

Ancak köylerde onlar adına yapılmış evleri bulunmaktadır.

 

Kozak köylerinin nüfus büyüklüklerine bakarsak Yukarıbey                                               ve (1288), Karaveliler'in (868) ilk sıraları aldığını görürüz.

 

Aşağıcuma, Aşağıbey, Çamavlu’nun nüfusları ise 700’ü biraz aşmaktadır.

 

Diğer köylerin nüfusu 200-500 arasında değişmektedir.

 

Büyük nüfuslu köyler birkaç mahalleli iken diğerleri genellikle tek mahallelidir.

 

Yaylada yaşam geleneksel özelliğini korumaktadır.

 

Halk su kaynaklarına yakın yerleri seçerek çardak biçimi                                 barınaklara yerleşerek günlük faaliyetlerini yapmaktadır.

 

Kozak köylerinde su kaynakları ve yüzey şekilleri                                             yerleşmelerin toplu olmasında rol oynamaktadır.

 

Yaylalarda yerleşmeler nispeten dağılsa da suyun bulunduğu yerlerde                          bir toplanma görülmektedir.

 

Köy konutları günümüz mimari özelliklerini yansıtmaktadır.

 

Betonarme, 2-4 yana eğimli kiremit çatılı, 2-3 katlı evler çoğunluktadır.

 

Bunun yanı sıra evlerin donanımı kullanılan elektronik eşyalar da                            kentten farklılıklar göstermemektedir.

 

Çünkü Kozak halkının gelir ve öğrenim düzeyi yüksektir.

 

Geleneksel yapıyı koruyan tek katlı ahşap malzemeli evlerin sayısı                       azalmakla beraber çoğu bakımsızdır.

 

Yayla konutları ise derme-çatma konutlar ile çardaklardan oluşmaktadır.

 

Çardakların üç yanı taşlarla çevrilip duvar boyu yükseltilir,                                            üstü ağaç dalları ile örtülür ve önlerinde her türlü yaz sebzesi yetiştirilir.

 

Kozak köylerinde eğitim öğretim olanakları yeterli düzeydedir.

 

Hemen hemen her köyün ilköğretim okulu vardır.

 

 Kozak Lisesi ise gençlerin lise öğrenimi tamamlayabilmesi için                                hizmet vermektedir.

 

Ayrıca Bergama kent merkezine yakınlık ve çeşitli meslek liselerinin varlığı Kozaklıların eğitim-öğretim seçeneklerini zenginleştirmektedir.

 

Kozak'ta herkes okuma-yazma bilmektedir.

 

Hatta lise ve üniversite mezunu gençlerin sayısı hayli fazladır.

 

Ege Bölgesi’nin en geniş fıstık çamı ormanı Kozak’tadır.

 

 Fıstık çamlarıyla kaplı bu yaylada geleneksel olarak                                              yaylacılık faaliyetleri eski önemini yitirse de yıllardır yapılmaktadır.

 

Kozak’ın geleneksel yaşamında en önemli geçim kaynağı fıstık çamıdır.

 

Özel mülkiyete ait yaylalarda çam kozalakları, Şubat ayında                                               3-4 gün içinde toplanır, yazın da 5-6 günde harmanlanır.

 

Haziran ve Temmuz aylarında evlerin önünde “harım” denilen yerde                          kıştan beri bekleyen kozalaklar yayılır, güneşte açılması beklenir                                   ve fıstıklar kozalaklarından ayrılır.

 

Yüksekliği 30-35 m varan ağaçlardan ürünü toplamak zordur,                                    ancak diğer tarım ürünlerinde olduğu gibi çapalama, gübreleme,                      ilaçlama gibi zahmetleri yoktur.

 

Yaylada fıstık çamından sonra en önemli geçim kaynağını                             hayvancılık oluşturmaktadır.

 

Özellikle büyükbaş hayvancılık Kozak çevresinde                                           mandıracılığın gelişmesini sağlamaktadır.

 

 Çamavlu Tarım Kalkınma Kooperatifi aracılığı ile yapılan                                         Bergama peynirleri pazarlarda aranmaktadır.

 

Bunun dışında geçimlik düzeyde tarım yapılmaktadır

 

51 yaylada yaklaşık 500 aile yaylacılık geleneğini sürdürmektedir.

 

Kozak'ın daha çok doğusunda toplanan yaylalarda                                                     Nisan-Eylül ayları arasında kalınmaktadır.

 

 Bu sırada büyükbaş hayvan yetiştiriciliği hakim olmakla beraber,                         küçükbaş hayvancılık da yapılmakta ve bu tip hayvancılıkla uğraşanlar yaylada daha uzun süre (kasım ayına kadar) kalmaktadır.

Yayla halkının %60’ı büyükbaş, %40’ı küçükbaş hayvancılık yapmaktadır.

 

Ayrıca her aile suyun olduğu yerlerde geçimlik düzeyde                                            tarımsal faaliyetlerde de bulunmaktadır

 

Önemli bir ekonomik faaliyet olan hayvancılık ile elde edilen sütün bir kısmı, özel mandıralar tarafından bir kısmı da Çamavlu Köyündeki                                   Tarımsal Kalkınma Kooperatifi tarafından toplanmaktadır.

 

Ünlü Bergama peynirlerinin kaynağı da Kozak'tır.

 

Fıstık çamı da aynı şekilde ya toptan alan özel şahıslara                                               ya da Çamavlu Kooperatifi aracılığı ile başta Ege Bölgesi                                                    ve tüm yurda dağıtılmaktadır.

 

Kozak'taki granit parke taşı üretimi de önemli bir geçim kaynağı                            olmaya başlamıştır.

 

Gri ve pembe renkli granitler yapı taşı, döşeme ve aksesuar taşı olarak kullanılmaktadır.

 

Özellikle yurtdışına da ihraç edilmesi ekonomik olarak önem taşımaktadır.

 

Terzihaliller, Aşağıcuma, Hacıhamzalar granit ocaklarının                                   yoğunlaştığı köylerdir.

 

150000 ton civarında üretilen parke taşları ülke içinden başka                              Almanya, İsviçre ve Arap ülkelerine satılmaktadır.

 

Bunların yanı sıra Kozak’ta posta, telefon sağlık (sağlık ocağı),                                 güvenlik (jandarma) hizmetleri de yeterlidir.

 

Eczane pastane, birahane gibi tesislerin bulunması                                                    Kozak’ı diğer yaylalardan ayırmaktadır.

 

Kozak yaylasının turistik çekicilikleri

 

Turistik çekicilikleri doğal ve tarihsel-kültürel çekicilikler şeklinde sınıflandırdığımızda Kozak'ın bu açıdan avantajlı olduğunu ifade edebiliriz.

 

Ulaşımı, yüzeyşekilleri, iklimi, bitki örtüsü turizmi destekleyen niteliklere sahiptir.

 

Yörenin kırsal özellikler taşıması turizm türleri bakımından                                          çeşitlilik sunmasına olanak sağlamaktadır.

 

Diğer bir ifadeyle kırsal alanı paylaşan pek çok turizm türü ve turistik etkinlik vardır: kamp-karavan turizmi, eko turizm, mağara turizmi, kış sporları                              ve dağ turizmi, çiftlik turizmi, yayla turizmi ilk akla gelenler arasındadır.

 

Kırsal alanların bir diğer özelliği de kırsal kültürle bütünleşerek,                                   yörenin yerel kültür özelliklerinin tanınmasına olanak sağlamasıdır.

 

Bu nedenle kırsal mekanlar yerel kültürle birleşerek                                                          hem kırsal hem de kültürel turizme zemin hazırlamaktadır.

 

Kozak yaylası doğal güzelliklerinin yanı sıra gün ışığına çıkmayı bekleyen tarihi ve kültürel değerleri ile yayla turizminin gelişmesine olanak tanır.

 

Perperene antik kentinin kalıntıları,                                                                        Aşağıbey’in Çakıl yaylasında bulunmaktadır.

 

Bu antik kent Ayvalık-Bergama yolu üzerinde,                                                          Aşağıbey köyünün 1 km kuzeyinde bir yayla kentidir.

 

Bergama Krallığı döneminde yaylalardaki verimli tarımsal alanların değerlendirilmesi amacıyla kurulduğu ileri sürülmektedir.

 

 Tiyatro, tapınak, agora ve hamam gibi yapıların olduğu bilinmektedir.

 

Çamavlu köyündeki Asar kale ile Roma ve Bizans dönemine ait                                çeşitli kalıntılar Kozak’ın kültürel zenginliğini artırmaktadır.

 

Perperene antik kenti kalıntıları Aşağıbey köyü karşısında bulunan                              Çakıl yaylasında bulunmaktadır.

 

Perperene küçük bir Akropol'ün içinde 2000 seyirci kapasiteli bir tiyatro, hamam ve tapınakları ile dikkat çeker.

 

Okçular köyünde bulunan, Roma ve Bizans özelliklerini yansıtan                                Okçular Kalesi'nin sur duvarları ayakta kalmıştır.

 

Askeri ve savunma özellikleri ağır basan kalede ev, saray,                                          tapınak temelleri ve sarnıçlar görülebilmektedir.

 

Göbeller köyünün Roma ve Bizans döneminde dinsel bir merkez olduğu                             ve Hıristiyan kesişlerin konakladığı bir yer olduğu ileri sürülmektedir.

 

Asar tepeye doğru yükseldikçe kayalara oyulmuş mezarlar                                                 ve lahit kapakları görülmektedir.

 

Kozak-Kıranlı köyünde ise küçük bir kilisenin varlığı dikkat çekmektedir.

 

Yörenin yerel kültürünü yansıtan halı, kilim, heybe gibi dokumalar                                      ve bu dokumalarda kullanılan kök boyalar, desenler, renkler                                    oldukça ilgi çekicidir.

 

Kozak halıları Selçuklu halılarının bir devamıdır.

 

Geometrik, çizgisel ve bitkisel motifli dokumalardaki hakim renk                               kırmızı ve mavidir.

 

Ayrıca, beyaz, sarı ve yeşil yardımcı renkler olarak kullanılır.

 

Kozak'ta Çamavlu, Kıranlı, Terzihaliller, Hacıhamzalar, Aşağıcuma, Yukarıcuma ve Yukarıbey halıcılıkta öne çıkan köylerdir.

 

Kozak dokumalarının, halı, kilim, heybe, seccade, çorap, çuval,                             ekmek torbası gibi çeşitleri bulunmaktadır.

 

Halı ve kilimlerdeki dokuma şekilleri, boyama teknikleri, desenleri,                       biçimleri dokumaların antika değer kazanmasına neden olmuştur.

 

Ayrıca yazma-başörtüsü kenarlarına yapılan oyalar,                                                             el sanatlarındaki bir başka zenginliktir.

 

Kozak kültürünün en önemli yanlarından biri halkın                                                   gelenek ve göreneklere bağlılıklarını sürdürmesidir.

 

Sözgelimi, kız isteme, düğün, kına yakma, gelin oynatma, çeyiz serme, doğum, askere gönderme, cenaze töreni, yeme-içme şekilleri,                                    halk oyunları halen Kozak'ta tüm canlılığı ve otantikliği ile yaşamaktadır.

 

Bununla birlikte fıstık çamlarından ürünü toplamanın zorluğu bilinmekte                         ve bu gelenekleri de etkilemektedir.

 

Şöyle ki Kozak’ta fıstık çamını toplama, kurutma, kozalak ayıklama,                           künar süpürme, künar süzme gibi gelenekler eğlenceli bir şekilde                           devam etmektedir.

 

Hatta fıstık ağacına çıkamayana ya da çamdan düşene kız verilmemektedir.

 

Yerel kültür ürünlerini koruyan ve yaşatan Kozak'taki bu durum                                  turizm açısından önemli bir çekicilik kaynağını oluşturmaktadır.

 

Kozak kadınları çalışkanlıkları ve becerileri ile de dikkat çekerler.

 

Dokuma işini bilmeyenin yuva kuramayacağına inanılır.

 

Ayrıca, yoğurt, peynir, tereyağı, bulgur, erişte, tarhana, yufka, salça,                          pekmez ve yaz sebzelerinin kurutulması kış için hala yapılan                              geleneksel hazırlıklardır.

 

Bu ürünlerin turistik ürün haline getirilmesi mümkündür.

 

Çünkü kırsal turizmde yerel kültüre ilişkin ürünler ilgi çekici bulunmakta, turistler bu tür ürünleri yerinde görmek-izlemek istemekte                                               hatta bazı etkinliklere (köy sofrasında yemek yeme, ürün toplama,                             halı dokuma) katılmayı arzulamaktadırlar.

 

Ancak bu ürünlerden turizmde yararlanılması düşünülürken Kozak halkının gelenek ve göreneklerine olan bağlılıklarını saygıyla karşılayan bir turizm anlayışının geliştirilmesi gerektiğinin altını çizmemiz gerekmektedir.

 

Değerlendirme ve sonuç

 

Doğal, tarihsel ve kültürel zenginlikleri, folklorik değerleri ile dikkat çeken Kozak’ta yayla turizminin ve günübirlik rekreasyonel faaliyetlerin                            gelişmesi için son derece uygun koşullar bulunmaktadır.

 

Elverişli ulaşımı, düzgün yolları, İzmir-Çanakkale-İstanbul gibi                               Türkiye’nin önemli ulaşım güzergahlarının yakınında yer alması,                                 kendi kültürel zenginliklerinin yanı sıra dünyaca ünlü Bergama’ya                                çok yakın olması Kozak’ın çekiciliğini artırmaktadır.

 

Ancak yayla turizmi kapsamında Kozak’tan hiç yararlanılmamaktadır.

 

 Yalnızca, Aşağıbey köyünde yazın kiraya verilen evler bulunmakta                     ve günübirlik rekreasyonel faaliyetler kapsamında piknik yapılmaktadır.

 

Bergama’ya kadar gelen turistlerin sadece ören yerlerini gezerek ayrılması                      ve Bergama’da konaklamaması turizmde önemli bir sorundur                                           ve ancak turizm türleri çeşitlendirilerek turistlerin burada kalması sağlanarak bu sorun kısmen çözülebilir.

 

Kozak'ta turizmin gelişmemesi için altyapı ile ilgili önemli bir sorun bulunmamaktadır.

 

Yöre halkının tüm ihtiyaçlarının bu çevreden karşılanması turizm için                         önemli bir avantaj oluşturmaktadır.

 

Ancak konaklama için bazı tesislerin hazırlanması gerekmektedir.

 

Bununla birlikte Kozak'ta dikkat etmemiz gereken bir nokta da                                      burada turizmi geliştirmek istiyorsak Kozak halkını mutlaka yanımıza almalıyız.

 

 Kozak, doğası, gelenekleri ve görenekleri ile yerel kültürün temsilcisi olarak, Bergama ve yakın çevresindeki turizm etkinliklerini çeşitlendirebilecek                      güce sahiptir.

 

 Burada turizmin Kozak halkının geleneksel özelliklerine, yayla geleneğine zarar vermemesine dikkat edilmeli ve halkın turizmi tanımasına                                   zemin hazırlanmalıdır.

 

Çünkü ekonomik açıdan güçlü olan Kozak halkı, turizmin kıyılarda                         olduğu gibi çevreye ve fıstık ağaçlarına zarar vermesinden korkmakta,                        bu nedenle turizme-turiste karşı olumsuz düşünceler geliştirmektedir.

 

Aşağıda Kozak ve turizm adına ön tespitlerimiz                                                                         ve ana hatlarıyla önerilerimiz sunulmaktadır.

 

Kozak'ın yayla yada kırsal turizm kapsamında pek çok avantajı vardır.

 

Kendisinin doğal ve tarihi-kültürel çekiciliklerinin yanı sıra                                      dünyaca tanınmış Bergama antik kentine yakın olması,                                         Bergama ilçe merkezine ve Manisa, Çanakkale, Balıkesir, İzmir gibi                                illere yakınlığı ve ulaşım kolaylığı önemli bir kozdur.

 

Ayrıca Bergama'da her yıl 400 bin civarında yabancı turistin                                             müze ve ören yerlerini ziyaret ettiğini düşünürsek, buraya gelenlerin                               küçük bir kısmının Kozak'a yönlendirilmesi bile yeterli olacaktır.

 

Zaten amaç Kozak'ı kitle turizmine açmak değil                                                                       eko turizm yaklaşımıyla turizmi geliştirmektir.

 

Kozak'ın Karadeniz yaylalarından en önemli farkı,                                          istenildiğinde kıyı-deniz turizmi olanakları ile birleştirilebilmesidir.

 

Dikili, Çandarlı, Ayvalık kıyıları yaz ayları boyunca                                                         Kozak'a gelenlerin denizden de yararlanabilecekleri                                                           kıyı turizmi olanağına sahiptir.

 

Konaklamaların Kozak'ta gerçekleştirilmesi,                                                                         bu kıyılardan bir rekreasyon penceresi olarak yararlanılması mümkündür.

 

Yaylanın doğal çevre koşullarına ve geleneksel yaşam dokusuna uygun konaklama tesisleri ile yazlık konaklama yerlerinin düzenlenmesi                              yayla turizmi için ilk şartlardan biridir.

 

Yayla turizmine en uygun konaklama işletme şekli pansiyonculuktur.

 

Tam pansiyon hizmetleri verilebileceği gibi yarım pansiyon                                                 ya da yalnızca konaklama hizmeti sunulabilir.

 

Bu konuda geleneksel konutlara sahip köylerde restorasyon çalışmaları                           ile eski konutlar turizme kazandırılabileceği gibi yeni düzenlemeler yapılırken geleneksel yapıyı korumaya ayrı bir özen gösterilmelidir.

 

Çevrede gençler için tatil ve izcilik kampları kurulabilir.

 

Kampçılığın diğer konaklama tesislerine göre daha ucuz olması,                                       eko turizm ile bağdaşması doğa severleri biraraya getirebilir.

 

Mecarayı seven, doğa ile iç içe yaşamak isteyen gençler için                                Kozak son derece uygundur.

 

Bu nedenle gençlik turizminin bu kapsamda geliştirilmesi düşünülmelidir.

 

Gençlik turizmi gelir düzeyleri turizme katılmalarına imkan vermeyen                         daha çok öğretmen ve öğrencilerini kapsayan ve toplu olarak yapılan                           bir turizm türüdür.

 

l5-25 yaş grubundaki bireyler bu gruba dahil edilmektedir.

 

Bu yaş diliminde turizm isteği yüksek, zamanı bol, ekonomik koşullardaki olumsuz gelişmelerden etkilenmeyen maceraya meraklı, değişime                                açık olan gençleri daha çok öğrenciler oluşturmaktadır.

 

Kozak yaylasında kampçılığa dayalı bir gençlik turizmi,                                       uluslararası boyutta düşünülmelidir.

 

Çeşitli milletlerden gençler bir araya getirilerek, İzmir hatta Türkiye'de                              bir ilki başlatmak mümkündür.

 

Kurslar, seminerler, yarışmalar, yöresel etkinliklere katılımlar,                                restorasyon, ürün hasadına katılma, dokuma gibi etkinliklerde görev almak gençlere seçenekler halinde profesyonel bir organizasyonla sunulabilir

 

Kozak'ın tarihsel ve kültürel zenginlikleri ile birlikte                                                       yerel kültürü benimseyen bir topluma sahip olması ve günümüzde de geleneklerini yaşatması turizm için çok önemli bir çekiciliktir.

 

Kültür turizminde yerel kültüre olan merak ve buna ilişkin                                           deneyim kazanma turizmde gittikçe önem kazanmaktadır.

 

Sözgelimi, geleneksel sporlar (deve güreşi, boğa güreşi, cirit oyunları)                                 el sanatları, halk müziği, halk dansları gibi diğer kültürel değerler yaşatılmaktadır.

 

 Herkesin ilgisini çekebilecek müzik, oyun, festival, şenlik, yarışma vb. organizasyonlar ile tarihi ören yerlerine yapılacak geziler, halkın bilgi,                       beceri ve yeteneklerini sergileyebilecekleri programlar                                              turistik aktiviteler arasında ilgi çekici bulunmaktadır.

 

Ancak burada turizmi geliştirmeyi planlarken kültür, otantik haliyle                           turiste sunulmalı, turisti memnun etmek isterken yöre halkının                             geleneksel yaşam şekline zarar verilmemeli özgünlük mutlaka korunmalıdır.

 

Kültürün tanıtımı gerçek yaşamdan kesitlerle yapılabileceği gibi                                çeşitli animasyonlarla da yapılabilir.

 

Yaylalarda doğa yürüyüşleri, bisiklet ve atla gezinti için mevcut                                     ya da yeni güzergahlar belirlenmeli, bunlar doğal                                                         ve geleneksel yapıyı bozmadan yapılmalıdır.

 

Günlük, yarım günlük ya da birkaç saatlik tematik geziler                                             kırsal turizmin ayrılmaz bir parçasıdır.

 

Kozak'ta orman içinde yürüyüşler düzenlenebilir, köyler arası                                                 ya da Kozak'tan deniz kıyısına, Kozak'tan Bergama'ya,                                                  doğa, tarih ve kültür içerikli yakın çevre turları düzenlenecek                          güzergahlar belirlenebilir.

 

Sözgelimi; Yukarıbey, Aşağıbey, Kaplan, Çamavlu Hacıhamzalar                                       ve Terzihaliller köyleri çevresinde Kozak çayı boyunca doğa yürüyüşleri yapılacak, değişik bitki türleri görülebilecek, manzara seyredilecek,                               kır kahvelerinde ve köy evlerinde dinlenilecek yerler vardır.

 

Bergama'nın en önemli tarımsal ürünlerini oluşturan zeytin, pamuk,                         tütün, çam fıstığı ve üzümün toplanması, işlenmesi                                                  turistin ilgisini çekebilecek etkinliklerdir.

 

Bu yerel ekonomik ürünleri değerlendirmenin bir yolu da                                           onların yerinde satışının yapılmasıdır.

 

Özellikle fıstık çamı, üzüm ve süt ürünlerinin standart ambalaj                                           ve kalitede markalı ürün satışları yapılmalıdır.

 

Ayrıca bu ürünlerden yapılmış yiyeceklerin ve yerel yemeklerin sunulduğu                       kır lokantaları özellikle yabancı turistin en fazla ilgi göstereceği                            konulardan biridir.

 

 Çünkü yerel gastronomi kırsal turizmin diğer turizm türlerine göre                                     en önemli üstünlüklerinden biridir.

 

Günübirlik rekreasyon faaliyetlerine yönelik piknik yerleri,                                   manzara seyir teraslarının düzenlenmesi de buraya olan ilgiyi artıracaktır.

 

Ancak kapasite sınırlı tutulmalıdır.

 

Kozak çevresi kırsal turizm, yayla turizmi ve eko turizm türlerinin                              uygulanması için elverişlidir.

 

Ancak, Kozak çevresini tamamıyla turizme açmak yerine                                                   örnek bir köyün ya da yaylanın turizme açılması ve bir model geliştirilmesi belki öncelikli olarak yapılabilir.

 

Çünkü somut bir örnekle turizmi yöre halkına tanıtmak,                                            öğretmek turizmin benimsenmesi için bir adım olabilir.

 

Yöre halkı ile yapılan görüşmelerde kıyı yerleşmelerinde görülen                            düzensiz yapılaşma nedeniyle turizm ve turist ile Kozak'ın                                          doğal-kültürel çevresinin bozulacağı endişesini taşıdıkları görülmüştür.

 

Bu endişe oldukça yerindedir.

 

Ama Kozak'ta sürdürebilir turizm bakış açısıyla eko turizm çerçevesinde                         bir turistik gelişme planlanmalı ve hiçbir zaman kitle turizmi ile kısa zamanda çok kazanç düşüncesi ön planda olmamalı ve halk buna inandırılmalıdır.

 

Aksi halde halkın desteğini almadan turizmin geliştirilmesi beklenemez.

 

Türkiye için olduğu kadar Bergama ve Kozak’ın da tanıtıma ihtiyacı vardır.

 

Bu nedenle tanıtım, reklam çalışmalarının artırılması                                                            ve farklı turizm türlerinin ulusal ve uluslararası pazara                                       sunulması gerekmektedir.

 

Genel olarak kapalı bir toplum özelliği gösteren Kozak halkının,                           ekonomik kazancı yeterli olduğu için turizme pek ilgi göstermedikleri                    burada yapılan görüşme ve araştırmalarda ortaya çıkmıştır.

 

Ancak halka turizmi yeterince anlatmak, onların birbirleriyle kaynaşmasını sağlayacak etkinlikler düzenleyerek halkın turizmi ve turisti tanımasına                        zemin hazırlamak gerekmektedir.

 

Kozak'ta turizmin gelişmesi için altyapı ile ilgili önemli bir sorun bulunmamaktadır.

 

Yöre halkının tüm ihtiyaçlarının bu çevreden karşılanması                                             turizm için önemli bir avantajdır.

 

Ancak konaklama için gerekli tesislerin hazırlanması gerekmektedir.

 

Bununla birlikte Kozak'ta dikkat etmemiz gereken bir nokta da                                   burada turizmi geliştirmek istiyorsak Kozak halkını mutlaka yanımıza almalıyız, karşımıza değil.

 

Özellikle yöre halkı turizm ve evlerini turiste açma konusunda yüreklendirilmeli, halk asla ihmal edilmemeli, yörede dışarıdan gelen yatırımcılardan çok, halka öncelik verilmelidir.

 

 Çünkü geleneksel kimliğini ve yapısını koruyan Kozak yaylası                                         fıstık çamı yetiştiriciliği ve hayvancılıkla geçimini sağlamakta                            ekonomik olarak sıkıntı çekmemektedir.

 

Bu nedenle turizme ve turiste pek sıcak bakmamakta hatta yabancıları                        fıstık çamlarına verecekleri zarar nedeniyle tedirginlikle karşılamaktadır.

 

Halk, hafta sonu pikniğe gelenleri ateşlerini söndürmeleri konusunda uyarmakta, ağaçların altında kuruyan ot ve yaprakları                                                    sürekli temizleyerek yangına karşı önlem almaktadır.

 

Kozak yaylasına hafta sonları pikniğe gelen yerli turistlerle                                           yapılan görüşmelerin sonuçlarını kısaca şöyle özetleyebiliriz:

 

Kozak yaylası daha çok doğasının güzelliği, havasının temizliği,                                     fıstık çamlarının zenginliği, bol su kaynakları ve düzgün ulaşımı                             nedeniyle tercih edilmektedir.

 

Hafta sonları bu çevrede günlük rekreasyonel etkinliklerde bulunanlar arasında birden fazla gelenlerin oranı hayli fazladır.

 

Yerli turistler yörenin iyi tanıtılmadığını belirtirlerken, konaklama                                       ve yeme içme tesislerinin olmamasına da dikkat çekmişlerdir.

 

 Yöreye özgü halı, kilim gibi turistik el sanatlarına yönelik ürünleri bulamadıklarını da ifade edenler, ayrıca halkın turizme uzak kaldığını                          ve daha fazla ilgi göstermesi gerektiğini de vurgulamışlardır.

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

  Kentleşmenin Yeni Bileşeni: Göç ve Turizm   Rotterdam, Hollanda’nın 750 bin nüfuslu bir şehri, dünyadaki modern mimarlık ürünleriyle ü...