1 Aralık 2022 Perşembe

 BAĞYÜZÜ RAPORU - 4

 

ÇAM FISTIĞI

 

Çam fıstığı Latince adı Pinus Pinea olan Fıstık Çamı ağacının yörede  Kozak adı verilen kozalaklarından elde edilir.

Kozaklar yılbaşından sonra toplanmaya başlanır.

İlkel yöntemlerle, ağaca tırmanılarak toplanan kozaklar depolama alanında depolanır.

Yaz aylarının gelmesi ve havanın ısınması sonucu ise bu kozaklar güneşe serilerek kurumaları sağlanır.

Kuruyan kozaklar açılarak içlerindeki kabuklu fıstığın çıkması sağlanır.

Bu kabuklu fıstığa küner adı verilir.

Künerler fabrikalara satılarak gelir elde edilir.

Fabrikalarda da kabuğundan ayrılarak ekonomiye kazandırılır.

2020 yılı fiyatlarıyla bir kg küner 100-130 TL ,  bir kg iç fıstık 400-450 TL civarında alıcı bulmaktadır.

Mahallede 3 adet fıstık fabrikası bulunmaktadır.

Mahalledeki evlerin pek çoğu fıstık ağacı sahibidir  ve önemli bir geçim kaynağıdır.

Besin değeri yüksek ve lezzetli bir ürün olan fıstık evlerde de tüketilmekte, özellikle bal ile karıştırılarak yapılan helvası büyük beğeni toplamaktadır.

Ağacın literatürdeki ismi Pinus Pineadır.

Boyu 20 metreye yakın, geniş tepeli bir ağaçtır.

Sekiz-on yaşından itibaren ürün vermeye başlar, ve 80-100 yaşına kadar devam eder.

Fıstık da iç pilavda, zeytinyağlı dolmada, aşurede, irmik helvasında kullanılan fıstıktır.

Dünyada sadece kuzey Akdeniz havzasında yetişir.

Türkiye çamfıstığı üretiminde İspanya’dan sonra ikincidir.

Kozak Yaylası’nın yanı sıra Aydın, Muğla, Antalya ve Kahramanmaraş’ta da yetiştirilir.

Yetişkin bir ağaçtan yaklaşık 120 kilogram kozalak elde edilir, bir kozalaktan da altı-sekiz kilogram fıstık demektir bu.

Çamfıstığı, çerez gibi yenilecek bir şey değildir.

100 gramında 580 kalori vardır.

Bugünlerde çam fıstığının kilosu 50 Eurodur.

Köyün favori tatlısı da fıstık helvasıdır.

Maalesef Bergama’nın 16, Ayvalık’ın 1 köyünün geçim kaynağı olan Kozak Yaylası’na taş ocakları, orman köylüsünün geçim kaynaklarına zarar vermektedir.

 Taş ocaklarının yarattığı kirliliğin yaklaşık 15 milyon çam fıstığı ağacında verimin düşmesine neden olduğu vurgulanıyor.

 Bağyüzü’ndeki granit taş ocağının ise 24,84 hektarlık alanda yıllık 81 bin ton kapasite ile granit üretilmesi planlanıyor.

 

EĞİTİM

 Mahallede ilk resmi ilkokul 1933 yılında kurulmuştur.

Üç yıllık eğitmenli okul olarak açılan kurum daha sonra 1948 yılında 5 yıllık ilkokul haline getirilmiştir.

Okul binası iki defa büyük onarım geçirmiştir.

Zaman geçtikçe ihtiyaca cevap veremeyen okulun yerine bugün kullanılmakta olan yeni okul binası yapılarak hizmete sunulmuştur.

Yeni bina daha sonra ilköğretim okulu haline getirilmiş olup birinci ve ikinci kademe aynı binada eğitim vermektedir.

Okula çevre köylerden taşımalı sistemle gelen öğrenciler olup; Hacıbozlar, Sarılar ve Hacıveliler köyleri öğrencilerini bu okula taşımalı olarak göndermektedir.

Eski okul binasında ise Bağyüzü Köyü’nde başlatılan İŞKUR Halı Dokuma Kursu ile halı dokumacılığı yapılmaktadır.

Okul dışında eğitime katkı olarak görülebilecek Rasime-Recai Şeyhoğlu Kütüphaneler Zinciri’nin iki kolu Ayvalık’ın köylerinde bulunmaktadır.

Bunlardan biri Bağyüzü’ndeki Orhan Kemal Kütüphanesi’dir.

Bağyüzü Köyü’nde okuma yazma bilenlerin oranı %98’dir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

  Kentleşmenin Yeni Bileşeni: Göç ve Turizm   Rotterdam, Hollanda’nın 750 bin nüfuslu bir şehri, dünyadaki modern mimarlık ürünleriyle ü...