3 Kasım 2022 Perşembe

 AYVALIK VE MİDİLLİ – 6

 

Ayvalık ve Mitilini’de Kültürel Turizmi Ortak Geliştirme Sonucunda Elde Edilecek Kazanımlar

 Kültürel turizmin geliştiği yörelerde çok sayıda sosyo-ekonomik etkilere yol açtığı bilinmektedir.

Bunlardan başlıcaları şunlardır:

· Ülkelerin ortak mirasını öğrenmede toplumlara fırsat sağlaması,

 · Bölgenin kültürel değerlerini ve yaşamını tanıtma olanağı yaratarak, bölgeye dışarıdan gelecek turistleri etkilemesi,

· Uluslararası işbirliğini desteklemesi,

 · Bölgenin kültürel yapısının geliştirilmesine katkı vermesi,

 · Ekonomik faaliyetleri kısıtlı bölgelerde gelir ve istihdam yaratması,

· Turizm sezonunun uzatılması ve turizm coğrafyasının genişlemesine yardımcı olması,

 · Kültürel kaynakların yer aldığı doğal çevrenin duyarlı bir şekilde korunmasına destek olması.

 Bütün bu olumlu etkileri, diğer ifadeyle yararları olan kültürel turizmi geliştirmek isteyen ülkeler, şu beklentilere de sahiptirler:

· Dünya turizmindeki yeni gelişmelere uyum sağlamak,

 · Turist sayısını, turizm yatırımlarını, istihdamı ve turizm gelirlerini arttırmak,

· Turistin istek ve ihtiyaçlarını yanıt vermek

 · Kıyılardaki turistik baskıyı azaltmak ve kıyı turizmine bağımlılığı kırmak,

· Turizmin coğrafi dağılışında dengeyi sağlamak,

 · Turizmde mevsimlik yoğunlaşmayı azaltmak,

 · Turistik kaynakların daha iyi değerlendirilmesine fırsat vermek,

 · Bölgenin rekabet avantajını yükselterek pazar payını güçlendirmek,

 · Yerel düzeyde rekabet ortamları yaratarak, hizmet kalitesinin artmasını sağlamak,

 · Bölgenin sosyo-ekonomik kalkınmasına destek vermek,

 · Bölge turizmini canlandırmak ve geliştirmek.

 Projenin III. kısmı 1. alt bölümünde, Ayvalık ve Midilli arasında ortak kültürel turizm bölgesi oluşturma konusunda hiçbir olumsuz görüşün olmadığı, 2. altbölümdeki Swot analizine göre de; Ayvalık ve Midilli’nin kültürel turizm kapsamında güçlü yönleri olduğu ve onları birleştirebilecekleri, zayıf yönleri olduğu ve onları da iyileştirebilecekleri, kısacası kültürel turizm etrafında birbirlerini tamamlayabilecekleri sonucuna ulaşılmıştır.

Bu sonuçlar, projenin hipotezleri ile karşılaştırıldığında şu yorumlar yapılabilir:

 1. “Ayvalık ve Midilli yakınlık faktöründen dolayı tarihsel dönemlerde  bir bütün olarak gelişme göstermişler ve tarihten gelen güçlü ilişkiler ve de kültürel yayılma sonucunda benzer kültür özelliklere sahip olmuşlardır” hipotezi, projenin I. ve II. kısımlarında doğrulanmıştır.

 2. “Ayvalık ve Midilli, tarih, doğal ve kültürel coğrafya benzerliklerinin dışında farklı ve özel kimliklere de sahiptirler” hipotezi, projenin I. ve II. kısımlarında doğrulanmıştır.

3. “Ayvalık ve Midilli’nin turizmde ortaklıklar kurmalarına her iki tarafın yerel halkı, turistler ve turizm aktörleri sıcak bakmaktadırlar” hipotezi, projenin III. kısmında yer alan anket sonuçlarına göre doğrulanmıştır.

 4.“Ayvalık ve Midilli, benzer ve farklı turizm çekiciliklerinden hareketle, turizmde çeşitli ortaklıklara gitme potansiyeline sahiptir” hipotezi,  projenin I. ve II. kısımlarında Ayvalık ve Midilli’nin ayrı ayrı incelenen turizm kaynaklarından ve Swot analizinden anlaşıldığı üzere; doğrulanmıştır.

4.    “Ayvalık ve Midilli, kültürel turizm etrafında işbirliğine gittikleri taktirde, her iki taraf için toplumsal ve ekonomik yakınlaşmalar artacak, pazarlama ve rekabet edebilmede büyük kolaylıklar kazanacaklar ve turizm yoluyla sosyo-ekonomik gelişme sağlayacaklardır” hipotezi hakkında şu anda yorum yapmak mümkün olmasa da, yerel halkların zaten son yıllarda ticari ilişkiler çerçevesinde dostluk bağlarını güçlendirdikleri görülmektedir.

 

Bu sıcak ilişkilerin ticari boyutu turizme taşındığında beklenen olumlu sonuçların kısa sürede gerçekleşebileceğini söyleyebiliriz.

 

Aşağıda Ayvalık-Midilli arasında oluşturulacak ortak kültürel turizm bölgesinin beraberinde getirmesi beklenen potansiyel kazanımlar açıklanmaktadır:

 · Ayvalık ve Midilli Adası’ndaki kültürel kaynakların korunması sağlanacaktır.

Dünyada doğal ve kültürel miras bilincinin yükselmesi, kültürel çeşitliliğe saygı çerçevesinde ülkeler arasında işbirliklerinin gelişmesi, taşınır-taşınmaz miras unsurlarının korunmasını gündemde tutmaktadır.

Ayvalık’ta geleneksel Rum mimarisinin özelliklerini taşıyan evler, ibadet yerleri ve diğer binalar ile Midilli’deki Osmanlı dönemine ait ibadet yerleri, kaleler ve diğer yapılar, ortak kültürel turizm girişimi başlatıldığı zaman gerekli restorasyonlarla yenilecekler ve korunmaları sağlanacaktır.

· Ayvalık ve Midilli Adası’ndaki kültürel kaynaklar turistik ürüne çevrilerek, kültürel miras dünyaya tanıtılmış olacaktır.

 Her iki tarafta kültürel mirasın turizm amaçlı kullanılabilmesi için öncelikle korunması, ardından da turistik ürün işlevi kazandırılması gerekmektedir.

 Böylece yıllardır harap durumda bekleyen, kaderine terkedilmiş eserler kimliklerini yeniden kazanarak turizm sayesinde dünyaya tanıtılmış olacaklardır.

 · Günübirlikçi turistler konaklamalı turiste dönüşecek, konaklama yapan turistlerin kalış süresi artacaktır.

Kültürel turizmin en önemli handikaplarından biri konaklama yaratamaması, daha çok günübirlik ziyaretlerden oluşmasıdır.

O nedenle birçok kültürel turizm destinasyonu, çeşitli etkinliklerle çekiciliklerini arttırmakta, yenilik ve yaratıcılık girişimleri ile turisti uzun süre kalmaya teşvik etmektedir.

Bu girişimlerden biri de her türlü ortaklığa dayanan işbirlikleridir.

 Sözgelimi, kıyı turizmi, termal turizm, kırsal turizm gibi turizm türlerinin mekanları ve etkinliklerinden yararlanılmaktadır.

Ayrıca kültürel turizmle aynı içeriğe sahip inanç turizmi, festival turizmi, kent turizmi ve kongre turizmine ait tipik ürünler ve hizmetler aynı paketin içine konulmakta, böylece turistlerin kalış süreleri uzatılmaya çalışılmaktadır.

 Ayvalık ve Midilli’de henüz başlı başına kültürel turizm gelişmediği için, zaten doğrudan bu turizm türüne dayalı konaklamalar yok gibidir.

Oysa, ortak kültürel turizm bölgesi yaratıldığı taktirde elde edilecek kazanımların en önemlilerinden biri, turistlerin konaklamaya başlayacakları ve paket programın süresine göre en az ikişer gün konaklama yapacak olmalarıdır.

· Kuzey Ege’nin rekabet şansı artacaktır.

Ege Denizi’nin kuzeyi, Türkiye’nin de Ege kıyılarının kuzeyi, birçok faktöre bağlı olarak güney Ege ve dolayısıyla da Akdeniz’deki destinasyonlarla rekabet etme konusunda bazı dezavantajlara sahiptir.

Bu faktörlerin başında coğrafi konum, iklim, turistik tesislerin çeşitlilik, kalite ve yenilik açısından daha zayıf olması gelmektedir.

O halde Kuzey Ege’yi verilen hizmetler bakımından farklı kılmak gerekecektir.

 İşte yapılacak işlerden biri de Ayvalık-Midilli örneğinde görüleceği üzere destinasyonların bütünleştirilmesidir.

 Bu bütünleşmelerin beraberinde getireceği en büyük kazanımlardan biri rekabet şansının artmasıdır.

 · Gelen turist sayısı ve turistik geliri artacaktır.

Ayvalık ve Midilli’ye ayrı ayrı gelen turistler, ortak paket turlar düzenlendiği taktirde her iki tarafı da ziyaret edeceklerinden mevcut turist sayısı ve gelir ikiye katlanmış olacaktır.

Ayrıca, şu anda Ayvalık, Dikili ve Foça üzerinden Midilli’ye ulaşan Türk turistler, vizenin tümüyle kaldırılması (2010 yaz aylarından itibaren vize yalnızca hususi pasaport sahiplerine kaldırılmıştır) sonucunda çok daha fazla sayıda adaya gideceklerdir.

 Anketlerde de bu sonuç ortaya çıkmıştır.

Midilli halkı günümüzde Ayvalık’a yalnızca alışveriş için geliyorsalar da, ortak organizasyonlar (paket tur, etkinlik vd) gerçekleştirildiği taktirde yalnızca Ayvalık değil Bergama’ya da geçerek kültürel turizm halkasını genişleteceklerdir.

 Bu konuda, Bergama Ticaret Odası ve Bergama Belediyesi’nin çalışmaları ümit vericidir.

  Sözgelimi 2010 Şubat ayında Midilli’ye yapılan bir iş ziyaretinde Midilli’yi tanıtan Türkçe broşürlerin ilçede dağıtılabileceği, Midilli’ye ait fotoğrafların, BERTO’nun açılacak yaşam müzesinde sergilenebileceği yetkililere iletilmiştir.

 · Kültürel turizm, dostuk ilişkilerini pekiştirecek, barışa katkı verecektir.

Kültürel turizmin en önemli işlevrinden birisi de turizmin kendisi gibi “barış elçisi” olmasıdır.

Dünyada giderek daha çok yaygınlaşan kültürel turizmin, toplumlar arasındaki anlaşmayı sağlamadaki gücünün sıradan turizmden çok daha etkin olduğu bilinmektedir.

Ayvalık’ta son yıllarda -turizm amaçlı olmasa da- haftalık pazar günleri (Perşembe ve Cumartesi) Midilli halkını ilçede görmek gelenek haline gelmiştir.

 Adadaki alışveriş olanaklarının pahalı, ürünlerin çeşit ve kalite açısında sınırlı olması, ada halkını Ayvalık’a alışverişe yönlendirmiştir.

Perşembe günleri büyük pazara İzmir, Balıkesir, Aydın ve Edremit’ten  satıcılar gelmektedir.

Ayvalıklılar ve Midillilerin tarih içindeki birliktelikleri, aynı ortamın insanı olmaları kolay kaynaşmalarına aracılık etmiştir.

Pazarda konuşulan dil, biraz Rumca ve biraz Türkçe karışımı ortak bir dildir.

Bu pazar buluşmaları, barış ve dostluk havasının en güzel göstergesidir.

Bu temel üzerine geliştirilecek ortak kültürel turizm, dostlukları daha da pekiştirecektir.

 Yılda ortalama 40.000-45000 kişi Midilli’den Ayvalık’a gelmektedir.

 Midilliler özellikle çeyiz eşyası ve mobilya almaktadırlar.

 Bunların yanında kültürel turizm için Ayvalık’a geçenler de vardır.

 Bu kişilerin (yaklaşık 5000-7000 kişi) daha çok Mitilini Havalanı’nı kullanarak, ada üzerinden Ayvalık’a geçtikleri, Troya ve Bergama’daki ören yerlerini ziyaret ettikleri bilinmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

  Kentleşmenin Yeni Bileşeni: Göç ve Turizm   Rotterdam, Hollanda’nın 750 bin nüfuslu bir şehri, dünyadaki modern mimarlık ürünleriyle ü...